Senin gelişini haber aldığımız andan başlamalı sanırım.2009 ekiminde Bosna gezimden dönmüştüm.Harika bir geziydi(üstelik sen içimdeymişsin,haberim yok,şimdi düşününce daha da anlamlı geliyor o gezi).Dönüşte bir baktık babanla minik pembe noktacıklar..Bir minik kalp atıyormuş içimde de haberim(iz) yokmuş:)
Sonra hemen doktor arayışları başladı.İlk muayenemizde babanla birlikte senin ilk kalp atışlarını duyduk.İnanılmazdı,çok güzeldi,çok özeldi.
Önceleri her ay kontrole gittik.Simsiyah bir ekranda seni gösteriyordu doktor.Bak eli oluşmuş,bak bu da ayakları..İlk zamanlar çok birşey anlamadık,benzetemedim seni bir şeye.Ama sen büyüdükçe içimde o ekran görüntüsü de şekillenmeye başladı.Her kontrolden sonra bir cd ile dönüyorduk eve.Gelir gelmez defalarca izliyorduk babanla.Henüz bilmiyorduk cinsiyetini ama ben öğrenmek de istemiyordum açıkçası.Ne farkederdi ki,geliyordun ya önemli olan oydu.
Tabiki sonrasında dayanamadı babacığın ve bir prensesin geldiğini söyledi doktorumuz bize..
İlk aylar çok uyudum ben.Ve deli gibi yemek yemeye başladım.Hiç sevmediğim tatlılar,meyveler bile bana inanılmaz lezzetli gelmeye başladı(sonuçta tüm o iştah bana 26 kiloya maloldu ya neyse).
Doktor değiştirme maceralarımızı belki başka zaman anlatırım.Çünkü sana hazırlık aşamalarını anlatmak lazım şimdi.Babanın doğum gününde senin gelişini kutlayan misafirlerimiz için küçük hediyeler hazırladık.Koca bir göbeğim vardı ve doğum gününü kutlamaya gidemedik babanla dışarıya.Evde kaldık başbaşa,senin karnımdaki hareketlerini izledik,şekerlerini hazırladık:)
Herbirini sepetine yerleştirdik sonra...
Beklemeye başladık güzel prensesimizi..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder